Geçen yıl Ağustos ayı... Okulumuza tayinimiz çıktı ve okulu görmeye geldik. Arabadan iner inmez tombul (ama öyle böyle değil, absürt denecek seviyede tombul) ve sinirli bir köpek bizi karşıladı. Bu sibirya kurdu, bizi hala her günümüzde bizi karşılamaya devam ediyor. Çünkü orada yaşıyor. Sahipsiz bir köpek Şila (ismi buymuş sonradan öğreniyoruz.). Ama senden benden daha geniştir çevresi. Çünkü okulun köpeği o ve bütün öğrenciler onun arkadaşı. Zaten okulun açılmasını da herkesten daha büyük bir hevesle bekiyor. Okula gelen öğle yemeğinin artıklarıyla besleniyor çünkü. Resminde de göreceksiniz yemeye biraz(!) düşkündür kendileri. Şila tarafından bakınca kendisi hayatından memnun. Yemek bol, sevgi bol, rahat rahat yaşıyor. Benim asıl yazma maksadım, Şila'nın öğrencilere kazandırdıklarını göstermek. Resme bakalım: